derinlik sarhoşu
bulutun üzerinde
tarifsiz acı
tarafsız bölge
yıkık duvarlarda
kırık parmaklar
anıların uyuduğu
toplu mezarlar
göz yanılsaması
kramplı sancılar
tutku füzeleri
yıkılan defanslar
nikotin bantları
yara kabukları
kalp tasması
ruh kelepçesi
tırnak piçleri
lazer kesikleri
kırık tuğlalar
dinamit fitili
kaos tribi
kırık umut
bozuk bir ruh
pas tutan sulh
yaralanmış
parçalanmış
piç edilmiş
mızraklarla
ruh ruleti
sanki birazdan
ölecekmişiz gibi,
öp beni.
dudaklarımdan çekti
şarap süngeri dilini
sürekli ölüyoruz, dedi
doğduğumuz andan beri
durmaksızın ölüyoruz.
biliyorum, dedim
yola çıktığımızdan beri
bitişe ilerliyoruz
yaşadığımıza inanırken
aslında çürüyoruz.
siktir etmemiz gerekirdi
bu tip fikirleri
ama infilak kafası
kırılmış aynalar
kapanmayan bir yaradan
ayakucumuza damlayan
durdurulamaz kan
toksinli nehir misali
zehirleyerek akan
sakinleş yine de
derin bir nefes al
yorma zihnini
dışarıda bir yerlerde
bir bomba var
acılarımızı dindirecek
bu mikrop yuvası şehri
tüm sokakları
bütün caddeleri
evlerin odalarını
etki alanı içindeki
her şeyi
hiç edecek
bir bomba var
dışarıda bir yerlerde
ne sen ne de ben
önemli değiliz
toplu bir yıkımı
düşündüğümüzde
bizler harcanabiliriz
kirli ve değersiziz
ölerek deneyimliyoruz
gövdedeki esaretimizi
vakti geldiğinde
kozadan çıkan kelebek gibi
çekip gideceğiz
her geçen an
ruh ruleti
sanki birazdan
toza dönecekmişiz gibi,
öp beni.
fitildeki ateş
geri sayım
patlayan bomba
parlayan ışık
gölgeden şehir
ılık rüzgar
devasa mantar
toz bulutu
uçuşan saçlar
son nefes
toplu katliam
her zerremizde
kalıntıları var
zaman geçer
çürüme devam eder
zaman geçer
çürüme devam eder
bir çıkış yok
bu yüzden düşünme
böyle boktan şeyleri
her düşünce
parçalayan
yaralayan
piç bırakan
iddialarla
ruh ruleti
sanki birazdan
infilak edecekmişiz gibi,
öp beni.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder